Müstahdim Ne Demek? İşin Emek Yüzünü Yeniden Hatırlamak
Bazı kelimeler var ya, sözlükte sade, ama içinde tarih, emek ve insan hikâyesi barındırıyor. “Müstahdim” de tam öyle bir kelime. İlk duyduğumda biraz eski, biraz resmi geldi kulağıma. Ama kelimenin altına indikçe gördüm ki, bu kelime sadece bir meslek tanımı değil; aynı zamanda toplumun çalışma kültürüne, emeğe ve statüye nasıl baktığının aynası. Hadi gel, bu sözcüğü birlikte kazıyalım; erkeklerin objektif gözlüğünden, kadınların duygusal sezgilerinden ve toplumsal dengelerin nabzından geçerek…
Müstahdim: Kısaca Ne Demek?
Sözlükte “müstahdim”, Arapça kökenli bir kelime ve “hizmet eden, yardımcı personel, hademe” anlamına geliyor. Yani ofislerde, okullarda, hastanelerde “arkada iş çeviren ama işin dönmesini sağlayan” o görünmez kahramanlardan bahsediyoruz. Basit gibi görünen ama sistemin nabzını tutan bir rol bu. Çünkü çoğu zaman, o kapıyı açan el, o ortamı temizleyen dikkat, o çayı getiren nezaket; bir kurumun insanlık testidir aslında.
Erkeklerin Objektif Bakışı: “Verimlilik, Düzen ve Sistem”
Erkeklerin bu kelimeye yaklaşımı genellikle veriye, görev tanımına ve sistemin işleyişine odaklı oluyor. Bir erkek çalışan için müstahdim, “kurumun lojistik destek unsuru” olabilir. Analitik düşünür, iş bölümü yapar, ölçer: “Kaç kişiyle kaç metrekare temizlenir? Günlük görev planı nedir? Performans nasıl izlenir?”
Bu bakış açısı, düzeni ve verimliliği sağlar elbette. Ama bazen bu “nesnel” yaklaşım, emeğin insani tarafını, o sessiz özveriyi görmezden gelebilir. Bir müstahdim sadece görev yapan biri değildir; ortamın huzurunu, güvenini, hatta moralini taşır. Yani sayılarla ölçülemeyen bir değeri vardır. Erkek bakışı genellikle bu değeri “sistemin bir parçası” olarak tanımlar, ama o sistemin ruhunu çoğu zaman sayılarla anlatamaz.
Kadınların Duygusal Yaklaşımı: “Emeğin İnsan Hali”
Kadınlar bu kelimeye baktığında, çoğu zaman meselenin toplumsal ve duygusal tarafını görür. Onlar için müstahdim, bir görev tanımından öte, emeğin insana değdiği noktadır. Kadın bakışı, o kişiyi “sistemi temizleyen” değil, “insanların rahat nefes almasını sağlayan” biri olarak görür.
Bu yüzden kadınların konuşmalarında daha çok şu cümleleri duyarız:
“Bizim okulun müstahdimi çok titizdir, kimseye kırıcı olmaz.”
“Onlar olmasa buralar böyle pırıl pırıl olur muydu?”
Bu duygusal yaklaşım, toplumsal farkındalığı da besler. Kadınlar, emeğin görünmezliğini fark etmeye daha yatkındır; çünkü çoğu, ev içi emeğin görünmezliğini kendi hayatında da yaşamıştır.
Toplumsal Bakış: “Statü Merdiveninin Görünmeyen Basamağı”
Türkiye’de “müstahdim” kelimesi, bir dönem saygıyla anılırken, zamanla “alt kademe” gibi algılanmaya başladı. Oysa bu, dilin değil, zihniyetin sorunu.
Toplum olarak unuttuğumuz bir gerçek var: Her iş, kendi içinde kutsaldır. Bir müstahdimin işi, bir profesörün ya da mühendisin işinden daha az değerli değildir; sadece farklı bir sorumluluk alanıdır.
Ama biz, işi değil unvanı yücelttiğimizde, emeğin saygınlığını azaltıyoruz.
Bu noktada asıl soru şu: “Bir toplumu güçlü yapan, unvan mı, yoksa işine saygı duyan insan mı?”
Belki de müstahdim kavramını yeniden konuşmamızın zamanı geldi. Çünkü bu kelime, sınıf değil, katkı tanımlar. Herkesin emeği, bir bütünü taşır.
Farklı Yaklaşımlar Arasında Denge
Bir yanda erkeklerin sistematik, görev odaklı tutumu; diğer yanda kadınların empatik, toplumsal dokunuşu… Aslında bu iki bakış birleştiğinde, ortaya sağlıklı bir kurum kültürü çıkıyor.
Erkekler “nasıl daha iyi işleriz?” diye sorarken, kadınlar “bunu yaparken kim nasıl hisseder?” diye soruyor.
Bu iki soru, aynı tablonun renkleri gibi: biri formu, diğeri ruhu verir. Ve müstahdim kavramı, tam da bu ikisinin birleştiği noktada değer kazanır.
Modern Dünyada “Müstahdim” Kavramı Yeniden Şekilleniyor
Artık birçok kurumda müstahdim yerine “destek personeli”, “yardımcı hizmetli” gibi ifadeler kullanılıyor. Dil değişiyor, ama öz aynı: arka planda çalışan, sistemin sessiz kahramanları…
Peki, kelimeyi değiştirmek yeterli mi? Yoksa bu kişilere karşı yaklaşımımızı mı dönüştürmeliyiz?
Birçoğumuz sabah tertemiz bir ofise girdiğimizde, o temizlik kokusunun ardındaki insanı fark etmiyoruz. Oysa müstahdim, sadece temizlik yapmaz; o, sizin gününüzü kolaylaştıran kişidir.
Bir teşekkür, bir tebessüm, bir “kolay gelsin” cümlesi bile bazen tüm yorgunluğu siler.
Sonuç: Müstahdim Olmak, İnsan Olmanın En Sessiz Hali
Müstahdim, sadece bir meslek adı değildir; saygının, emeğin ve görünmeyen çabanın sembolüdür. Erkekler onu sistemin işleviyle tanımlar, kadınlar ise insanın hikâyesiyle.
Ama ikisi de şunu kabul eder: Her kurumun kalbinde, görünmeyen ama hissedilen bir el vardır. O elin adı müstahdimdir.
Şimdi sana soruyorum sevgili okuyucu:
Bir gün senin ardında sessizce düzeni sağlayan o insan olsaydı, toplum sana nasıl davranırdı?
Belki bu sorunun cevabında, daha adil bir geleceğin ipucu saklıdır.